1. The Shawshank
Redemption (Esaretin Bedeli) (1994)
Bir numara konusunda çok kararsız kaldığımı
belirtmeliyim. Konuya baktığımızda haksız yere hapishaneye giren bir bankacının
hapishanede ki geçen sürelerini anlatıyor. Bazı filmlerde film arasına
girdiginizde bir sigara içmek veya birşeyler almak için fırsattır. Fakat bu
filmi kesintisiz izlemek isteyeceksiniz. Film hapishane yaşamını en güzel
şekilde yansıtan filmlerden . Küçük bir alanda filim geçmesine ragmen çok
fazla sürükleyici, eleştirmek için birşeyler arıyorum ama yok. Eleştirilecek bir
yanı olsa bile eleştirmem.
Esaretin filmi dünyada
bir çok kişinin bir numaralı filmidir. Filmi hala izlemediyseniz ne
duruyorsunuz.
2. American History X (1998)
Belki sadece bir hapishane filmi olarak değerlendirilmeyeceği için
ikinci sırada. American History X; Edward Norton’un devleştiği ve bence
oynadığı en iyi filmi. Her
film başaramaz baştan sona verdiği tadı korumayı, o tat ile sonuna kadar
gidebilmeyi. Bu film bunu başaran ender filmlerden. Irkçılık ve ırkçılığın
nelere mâl olduğunu ne kadar güzel anlatmış. Basit sanılan fikirlerin,
öfkelerin ve eylemlerin aslında kimleri, ne derecede etkilediğini
görebilirsiniz bu filmde. Keskin sirkenin küpüne zarar olmasından tutun öfkeyle
kalkanın zararla oturacağı ve buna benzer atasözlerinin örneklerinin bulunduğu
film..
3. Papillon (Kelebek) (1973)
Beni en çok etkileyen filmlerin başında gelir. Süre oldukça uzun
(iki buçuk saat) olmasına rağmen oldukça sürükleyicidir. Bir adamın özgürlük
aşkını izleyeceksiniz. Filmi izleyip, Steve McQueen’e hayran olmamakta elde
değil.
4. A Prophet (Yeraltı Peygamberi) (2009)
Mafya Filmleri Listesine de aldığım filmin açıklamasını oradan
kopyala-yapıştır yapmakta sakınca görmüyorum. ''A
Prophet'' güzel kurgulanmış bir yapım..Altını çizerek sölüyorum ki tamamen
''KURGUDAN'' ibaret yapımlardan...Senaryosu güzel ve insana kendisini
izlettiren türden 2 bucuk saatlik bir film olsa da izliyorsunuz hemde bir anını
bile kaçırmadan sıkılmadan izliyorsunuz...19 yaşındaki bir çocugun neden hapse
girdiiğini film size anlatmıyor ama girdikten sonra nasıl büyüdüğünü
içerde..Size anlatıyor...Hapishane filmlerinin genelinde olan sahnelerin çogu
bu filmde de vardı ayriyeten tek kişi üzerinden filmin anklatmak istediğini
verdiğini de gözledim lakin sonuç olarak olması imkansızlarla dolu şeyleri de
filmde gördüğümü söyleyebilirim..Malik karakterinin bu kadar çabuk bu kadar
basit şeylerle bu derece yükselmesi bence filmin gerçekciliğini sarsmış .
5. Murder in the First (1995)
Ağır bir dram… Acı bir hikaye… Öksüz ve yetim hayatta kalmaya
kalmaya çalışan iki kardeşten Henri Young, kız kardeşinin karnını doyurmak için
beş dolar çalar ve hapse düşer. Hem de Alcatraz’a, sonra başarısız bir firar
girişiminde bulunur. Sonrası ardı arkası kesilmeyen hücre cezası. Henri’nin
hikayesi bir avukatla kesişir ve olaylar gelişir. Adalet sistemini ve kavramını
sorgulamanızı sağlayacak bir hikayesi var. Ağırlıklı olarak mahkeme
salonlarında geçiyor. Kevin Bacon, oyunculuğunu konuşturmuş. Bir iki müstehcen
sahne var.
6. The Experiment (2010)
Orijinali Alman “Das Experiment” olan filmin yeniden yapımı. Ben
orijinali değil bu filmi izleme şansı buldum. Bir grup insan günlüğü bir
dolardan bir psikolojik deney için denek olmayı kabul ederler. Deneyin konusu
ise bir hapishane ortamının simüle edilmesidir. Denekler mahkûm ve gardiyan
olarak ikiye bölünür ve olaylar cereyan etmeye başlar. Filmde sanki biraz
ateizm propagandası yapılıyor.İzlenebilecek bir film.
7. Celda 211 (2009)
Gerilim ve aksiyon açısından baz alacak olursak
şu ana kadar izlediğim en iyi hapisane temalı film diyebiliriz. İsyanın
ortasında kalan yeni görevli gardiyan ve bu isyanda aynı mahkumlar gibi yavaş
yavaş düşünmeye başlaması ile gelişen mükemmel bir kurgu. Film başlar başlamaz
dakika bir gol bir diyorsunuz zaten o an anlaşılıyorki aksiyon ve gerilim hiç
düşmiyecek. Ölüm Uykusu filinden tanıdığım Lois Tosar bu filmde de resmen şov
yapmış diyebilirim. Sonuca olarak hem hapisane temalı hemde aksiyon seversiniz
bir dakika düşünmeden izleyin.
8. The Green Mile (Yeşil Yol) (1999)
İzlemeyen kaldımı ki ? Üstün
yetenekleriniz olsa sizi idam etseler ve sizi idam edenin elini tutarak ona
ölümsüzlüğü verseniz bu ne kadar acı birşey oldurdu filmi izlerken son sahnesi
bu beni bayağı etkiledi.tüm sevdikleriniz ölecek bu dünyada yapayalnız
kalacaksınız siz hayatta onlar yok en acı şeydi benim için ve duygulanarak
izlemiştim ve çok etkilendim. böyle bir yapım kolay kolay birdaha bulunmaz
mutlaka izlenilmesi gerekenler arasında çünkü bu filmde öyle güzel mesajlar
varki inanın bana başta söylediğim gibi.
9. The Longest Yard (En Uzun Mesafe) (2005)
Adam Sandler’in en iyi komedi filmlerinden biridir. Amerikan
Futbolu oyuncusu Paul Crew, sarhoş araç kullanmaktan hapse düşer. Hakkındaki
şike iddaaları yüzünden cezaevinde pek seveni yoktur. Kendisinden gardiyanlara
karşı bir takım kurulması istenir. Takım kurmak pek kolay olmayacaktır. Oldukça
iyi bir komedi.
10. The Count of Monte Cristo (2002)
Alexander Dumas’ın ünlü eserinden uyarlama olan film. Evlilik
hazırlıkları yapan bir denizcinin arkadaşının ihanetine uğrayıp hapse düşmesi
ve sonrasında intikam alması olrak özetlenebilir. Hapishaneden kaçış yöntemi
diğer filmlerden farklılık arz eden güzel bir hikaye.
11. Felon (Mahkum) (2008)
Wade Porter, evine giren hırsızı kazayla öldürür ve hapse düşer.
Cezaevi aracında bir cinayete şahit olur ve hayatı değişir. Bir tarafta cinayet
hakkında bilgi isteyen gardiyanlar diğer tarafta sessiz kalmasını isteyenler
vardır. Cezaevi yalnızlığı kaldırmamaktadır. Beyazlar, Zenciler, Asyalılar ve
Latinler ceazevinde gruplara bölünmüştür. Wade’in tek amacı süreyi doldurup
hapisten çıkmaktadır. Hücresine gelen katil olayların seyrini nasıl
değiştirecektir. Nişanlısıyla ilişkisi ne olacaktır. Sürükleyici filmdir vesselam.
12. Escape from Alcatraz (Alkatraz’dan Kaçış) (1979)
Listemdeki en eski film.Klasik hapishane’den kaçış filmlerinden
biri daha, Önce bu filmi izlerseniz keyif verir ama izlemezseniz çok da farklı
bir şey göremezsiniz. Alcatraz gibi kaçılması imkansız denilen bir hapishaneden
kaçmaya çalışan bir grup mahkumun öyküsü. Başrolünde Clint Eastwood
oynuyor. İzleme listenize alamanızda fayda var.
13. Animal Factory (2000)
Amerikan
cezaevi sistemini sorgulayan, cezaevlerinin hükümlüleri hayvanlaştırdığı
sonucuna giden film, cezaevine düşen bir gencin yaşadıklarını anlatıyor. Ron
Decker, uyuşturucu bulundurmak yada satmaktan suçlanan zengin bir aileye mensup
temiz yüzlü bir gençtir. Hapishane ise bu tür gençlere tecavüz etmek isteyen
sapıklarla doludur. Ron, bu tür sapıklardan korunmak için çetelerden birine
katılır. Ron ve çete lideri arasında bir dostluk oluşur. Hikaye de süreç yavaş
yavaş ve doğallığına uygun şekilde aktarılmış.
14. Stone (Şantaj) (2010)
Hapishane, aldatmak ve Hrisitanlıkla ilgili bir film. Film boyunca
incilden pasajlar dinliyorsunuz. Filmin konusu hapishane de bulunan bir suçlu
tahliye olabilmek için tahliye memuruna baskı uygulamaktadır. Film bu memur’un
yaşadıkları üzerine bina edilmiş. Bir hayli müstehcen sahne var. Sonuna kadar
heyecan ve merak duygusunu ayakta tutuyor ama finali beni hayal kırıklığına
uğrattı. Oyunculuklar çok iyi özellikle Edward Norton çok iyi iş çıkarmış.
Rolünün tam anlamıyla hakkını vermiş. Milla Jovovich ve Robert De Niro filmin
diğer oyuncuları.
15. Hunger (2008)
İrlanda
hikayelerini genelde güzel olur. Bu film, İngiliz hükümetine çeşitli
protestolarla seslerini duyurmaya çalışan mahkumların hikayelerini anlatıyor.
Önce yıkanmama ve sonrasında açlık grevi yapan mahkumları anlatan film
oldukça durağan. Klasik hapishane filmlerinden farklı. Uzadıkça uzayan
sahneler bana pek tat vermedi. Ağır ve bunaltan bir film. Hala izlemeyi
düşünenlere varsa bolca erkek çıplaklığı içerir. Bilgileri olsun.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder