2011'in önce festival festival dolaşan sonra vakit kaybetmeden kült statüsüne ulaşan The Raid o yıl aksiyon tutkunlarını en çok memnun bırakan filmlerinden biri oldu.Gallerli yönetmen Gareth Evans 3 senelik özlem dolu bekletişinin ve Sundance Film Festivali'nde filmi görenlerin coşkulu ilk yorumlarının ardından beklenti tavanda izlediğimiz The Raid 2: Berandal, 150 dakikaya varan süresinde daha çok karaktere ve içine girebileceğiniz daha kabul edilebilir bir hikayeye sizi davet ediyor.
The Raid 2: Berandal’ı izlemeyi düşünüyorsanız ilk filmi de mutlaka izlemenizi tavsiye ediyorum. Çünkü The Raid 2, The Raid’in tam olarak bittiği andan devam ediyor. İlk filmi izleyenlerin hatırlayacağı üzere Rama, abisinin yardımıyla baskın için gittikleri binadaki herkesi öldürüp dışarı çıkıyordu.
The Raid 2: Berandal işte tam olarak buradan devam ediyor. Abisinin önerisiyle mafyanın içerisine sızarak gizli görevler düzenleyen ve Endonezya’da ‘temiz’ kalmayı başaran nadir polislerden biriyle tanışan Rama, zorla da olsa mafyanın içerisine sızmayı kabul eder. Amaçları Endonezya’nın başkenti Jakarta’yı mafyadan ve yozlaşmış polislerden tamamen temizlemektir.
Mafyanın içerisine sızabilmek için hapse girmeyi kabul eden Rama, üç yıl boyunca kaldığı hapiste çete liderinin oğlu Ucok ile yakın arkadaş olur ve hayatını kurtarır. Hal böyle olunca Ucok’un babasının takdirini kazanır ve kendisine çeşitli görevler verilmeye başlanır. Ardından olaylar dallanıp budaklanır ve Rama, kendi hayatı ile mafya arasında bir git gel yaşamak durumunda kalır.
Kırılan kemik seslerinden adeta melodi yapmışlar desek yalan olmaz sanırım. Realist dövüş sanatı anlayışını yıkıp baştan yazan bir film.Son yılların en sağlam aksiyon filmi diyebileceğimiz Raid 2 süresini kısabilse kusursuzluğa erişebilirmiş.
Bu arada Yönetmen Gareth Evans, serinin son filmi olarak planlanan The Raid 3 çekimlerine şimdiden başlamış.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder