26 Temmuz 2012 Perşembe

İzlediğim filmlerden yaptığım kişisel listemdir. Gerilim filmi kavramı biraz muallakta kalıyor ama ben bu kavramı korku ve şiddet dozunun daha düşük kaldığı korku filmleri için kullanıyorum. 
Bu arada liste sık sık güncellenmektedir.






1. The Others (Diğerleri)  
Tarih İkinci Dünya Savaşı sonları... Grace, iki çocuğuyla Jersey'de büyük bir malikanede kalıyordur. Kocasının savaştan dönmesini bekler. Bir yandan da çocuklarının güneş ışığına maruz kalmaması için pencere ve perdelerin hepsi kapalıdır ve kurallarla yaşarlar ('bir kapıyı kapatmadan ötekini açma!'). Diğer yandan ise evde olağan dışı şeyler olmaktadır.
Nicole Kidman'ın başrolünde oynadığı film, özellikle finaliyle ün yapmıştı. Alejandro Amenábar'ın yönettiği 'Diğerleri', 2001'in en iyileri arasına gösterilmişti.




2. Orphan (Evdeki Düşman)  

Orphan'da farklı hikayesiyle dikkat çeken bir film. Yetimhane'den alınan bir çocuğun yeni ailesiyle yaşadıkları konu edilmiş.Film son derece etkileyici olmuş.Baştan sona sürükleyici,akıcı,heyecanlı.Gerilim dozunda tutulmuş.Oyunculuk, kurgu da çok başarılıydı.Gerilim-korku türünü seven herkese şiddetle tavsiye edilir.Filmden sonra evlatlık almaya korkan çok kişi olmuştur.Beklentilerimi karşıladığını söyleyebilirim.Mutlaka izleyin.






3. Awake (Anestezi) 
Anestezi'nin sıradışı bir film olduğunu düşünüyorum. Film çevrenizle ilişkilerinizi sorgulamanıza neden olacak.





4. Shutter Island (Zindan Adası) 
Benzeri bir çok film izlememe rağmen, Zindan Adasını enfes yapan temel faktör finali hakkında izleyenlerin farklı görüşler beyan etmeleri oldu. Filmin başından sonuna kadar tahmin edemeyeceğiniz tek yer sonu diye düşünüyorum. Dicaprio'lu film farklı bir olay örgüsüne sahip. Daha önce üç filmde beraber çalışan Martin Scorsese – Leonardo DiCaprio ikilisi, dördüncü kez işbirliği yapmak için Shutter Island'ı seçtiler.






5. Seven (Yedi) 
Hristiyanlık‘ın 7 ölümcül günağını işleyenleri kendi vahşi yöntemleriyle öldüren bir seri katili ve onun peşindeki iki Polis dedektifinin çabalarını konu alan, Hollywood yapımı bir gerilim filmidir. David Fincher’ın yönetmenliğinde çekilen filmin başrollerinde Brad Pitt, Morgan Freeman ve Gwyneth Patrow’u izliyoruz.















6. The Sixth Sense (Altıncı His)
Filmi izleyeli yaklaşık on sene oldu. Film, ölüleri görebildiğini ve onlarla konuşabildiğini iddia eden sorunlu, içine kapanık bir çocuk (Haley Joel Osment) ve ona yardım etmeye çalışan eşit derecede sorunlu bir çocuk psikoloğunun (Bruce Willis) hikâyesini anlatır.













7.1408
Korku romanlarının büyük ustası Stephen King’in kısa romanından uyarlanan bu filmin yönetmenliğini Mikael Hafström yaptı. Filmde ünlü bir korku romanı yazarı olan Mike Enslin , sadece gördüğü şeye inanmakta,  şimdi ve buranın dışında hiçbir gerçekliğe inanmamaktadır.



8. Identity (Kimlik)
Farklı kimliklerde bir grup insan yolların kapanmasıyla bir motelde kalmak zorunda kalırlar, bir gecelik zorunlu mola bir dizi cinayetle değişir.



9. Silence of the Lambs (Kuzuların Sessizliği)
Kuzuların Sessizliği muhteşem bir gerilim romanı. Sinema filmi de oldukça başarılı. Kitabın yazarı Thomas Harris. Filmin senaryo yazarı Ted Tally, yönetmeni ise Jonathan Demme. Kuzuların Sessizliği’nin başarısından sonra Thomas Harris’in devam filmi olan Hannibal’ı yazması uzun sürdüğü için biz Hannibal’ı, Kuzuların Sessizliğini izledikten tan 10 yıl sonra izleyebildik. Roman en çok satanlar listesinde 1 numara olurken; 1991 yapımı beyazperdeye aktarılan sinema filmi ise 1992 yılında 7 dalda Oscar’a aday oldu. En iyi Yönetmen, En iyi Kadın ve Erkek Oyuncu Oscarlarının dışında, En iyi senaryo uyarlaması  ve En iyi film dalında da heykelcikleri kucakladı.












10. Sweeney Todd (Fleet Sokaginin Seytan Berberi )
Müzikal bir gerilim filmi. Tim Burton ve daimi ekibi Jonny Deep ve Helena Bonham Carter'in vücuda getirdiği filmi keyifle izleyebilirsiniz.
















11. The Number 23 (23 Numara)
23 sayısını koyu bir saplantı hâline getiren Walter Sparrow (Jim Carrey), bir zamanlar ideal olan hayatını gerek kendisinin gerekse sevdiklerinin ölümüne yol açabilecek bir psikolojik işkence cehennemine dönüştürür. Walter bir türlü elinden bırakamadığı 23 Numara adlı gizemli romanın etkisiyle, karısı Agatha (Virginia Madsen) ve ergenlik çağındaki oğlu Robin’le (Logan Lerman) geleceğine devam edebilmek için geçmişindeki sırların kapısını açmaya mecbur kalır. Yönetmenliğini Joel Schumacher ‘in yaptığı filmin başrollerini Jim Carrey , Logan Lerman ve Virginia Madsen paylaşıyor
















12. Disturbia (Şüphe)


Başkalarının hayatına karşı duyulan gizli merak duygusu, röntgenciliğin bir içgüdü olarak kendisini duyurması, yaşanılan hayatın boşluklarını doldurmak için bir yöntem midir ? Amacına ulaşan bir film.İyi bir gerilim örneği.Oyunculuklar da yerindeydi.Paranoyakça ve başarılı bir yapım.Shia LaBeouf hayranları izlesin.



13. The Machinist (Makinist)

Makine operatörü olan Trevor Reznik uyuma yeteneğini kaybeder. 

Olup bitenleri anlayabilmek için meydana gelen tuhaf olayları araştırmaya başlayan Trevor'ın hayatı uykusuz bir kabusa dönmeye başlar. Daha fazla öğrendikçe aslında daha azını bilmiş olmayı tercih eder.
Brad Anderson'ın 2004 yapımı filmi kısa sürede kültleşti. Christian Bale'in film için 28 kilo verdiği metod oyunculuğunun en iyi örneklerinden birini sergilediği 'Makinist', son yılların en özgün filmleri arasında yer alıyor.





















14.Red Dragon (Kızıl Ejder)
FBI'dan erkenden emekli olan Will Graham, patronu tarafından bir seri cinayet vakasını çözmesi için yeniden göreve çağrılır. Will, önce görevi kabul etmek istemese de, kurbanların fotoğraflarını görünce fikrini değiştirir. Kurbanlarının vücudunda kendine has bir diş izi bırakan ve gerçek adı Francis Dolarhyde olan bu katil, Kızıl Ejder adını kullanmaktadır. Kısa bir araştırmadan sonra, Smith katilin yeni kurbanının Reba adlı genç bir kadın olacağını öngörür ve onu durdurabilmek için bizzaty kendi elleriyle hapse tıktığı, eski düşmanı Dr. Hannibal Lecter'den yardım ister.


















15.Panic Room (Panik Odası)
Son 20 yılın en iyi yönetmenlerinden David Fincher'ın yönettiği 'Panik Odası', Fincher'ın filmografisnde üstlerde yer almasa da gerlim külliyatı içinde adı her zaman anılan bir film. 2002 yapımı filmde Jodie Foster var.




















16.Memento (Akıl Defteri)
Leonard Shelby'nin tek derdi intikam peşinde koşmaktır. Amacı, karısını tecavüz edip öldürdükten sonra kaçan adamı bulup cezalandırmaktır. Karısının katilini bulmanın güçlüğü bir yana, Leonard bir de kısa süreli hafıza kaybından mustariptir. Bu hastalığının tedavisi yoktur. Geçmişi çok iyi hatırlamasına karşın, bazen on beş dakika öncesini anımsamakta güçlük çekmektedir.
Daha sonra 'Pretij', 'Kara Şövalye' gibi başarılı filmlere de imza atan Christopher Nolan'ın yönettiği 'Akıl Defteri' kısa sürede sinema tarihinin en iyileri arasına girdi. Tersten kurgusuyla dikkati çeken filmin başrolünde Guy Pearce, Carrie-Anne Moss ve Joe Pantoliano yer alıyor.


















17.Signs (İşaretler)
M. Night Shyamalan'ın, izleyenleri 'seveneler ve nefret edenler' olarak ikiye ayıran filmi, sürpriz bir final bekleyenleri hayal kırıklığına uğratsa da özellikle sahneleriyle çok konuşulmuştu.



Devam Edin

22 Temmuz 2012 Pazar






























1.  The Shawshank Redemption (Esaretin Bedeli) (1994)

Bir numara konusunda çok kararsız kaldığımı belirtmeliyim. Konuya baktığımızda haksız yere hapishaneye giren bir bankacının hapishanede ki geçen sürelerini anlatıyor. Bazı filmlerde film arasına girdiginizde bir sigara içmek veya birşeyler almak için fırsattır. Fakat bu filmi kesintisiz izlemek isteyeceksiniz. Film hapishane yaşamını en güzel şekilde yansıtan filmlerden . Küçük bir alanda filim geçmesine ragmen çok fazla sürükleyici, eleştirmek için birşeyler arıyorum ama yok. Eleştirilecek bir yanı olsa bile eleştirmem.
Esaretin filmi dünyada bir çok kişinin bir numaralı filmidir. Filmi hala izlemediyseniz ne duruyorsunuz.






















2.  American History X (1998)
Belki sadece bir hapishane filmi olarak değerlendirilmeyeceği için ikinci sırada. American History X; Edward Norton’un devleştiği ve bence oynadığı en iyi filmi. Her film başaramaz baştan sona verdiği tadı korumayı, o tat ile sonuna kadar gidebilmeyi. Bu film bunu başaran ender filmlerden. Irkçılık ve ırkçılığın nelere mâl olduğunu ne kadar güzel anlatmış. Basit sanılan fikirlerin, öfkelerin ve eylemlerin aslında kimleri, ne derecede etkilediğini görebilirsiniz bu filmde. Keskin sirkenin küpüne zarar olmasından tutun öfkeyle kalkanın zararla oturacağı ve buna benzer atasözlerinin örneklerinin bulunduğu film..
























3.  Papillon (Kelebek) (1973)

Beni en çok etkileyen filmlerin başında gelir. Süre oldukça uzun (iki buçuk saat) olmasına rağmen oldukça sürükleyicidir. Bir adamın özgürlük aşkını izleyeceksiniz. Filmi izleyip, Steve McQueen’e hayran olmamakta elde değil.


































4.  A Prophet  (Yeraltı Peygamberi) (2009)


Mafya Filmleri Listesine de aldığım filmin açıklamasını oradan kopyala-yapıştır yapmakta sakınca görmüyorum. ''A Prophet'' güzel kurgulanmış bir yapım..Altını çizerek sölüyorum ki tamamen ''KURGUDAN'' ibaret yapımlardan...Senaryosu güzel ve insana kendisini izlettiren türden 2 bucuk saatlik bir film olsa da izliyorsunuz hemde bir anını bile kaçırmadan sıkılmadan izliyorsunuz...19 yaşındaki bir çocugun neden hapse girdiiğini film size anlatmıyor ama girdikten sonra nasıl büyüdüğünü içerde..Size anlatıyor...Hapishane filmlerinin genelinde olan sahnelerin çogu bu filmde de vardı ayriyeten tek kişi üzerinden filmin anklatmak istediğini verdiğini de gözledim lakin sonuç olarak olması imkansızlarla dolu şeyleri de filmde gördüğümü söyleyebilirim..Malik karakterinin bu kadar çabuk bu kadar basit şeylerle bu derece yükselmesi bence filmin gerçekciliğini sarsmış .






























5.  Murder in the First (1995)

Ağır bir dram… Acı bir hikaye… Öksüz ve yetim hayatta kalmaya kalmaya çalışan iki kardeşten Henri Young, kız kardeşinin karnını doyurmak için beş dolar çalar ve hapse düşer. Hem de Alcatraz’a, sonra başarısız bir firar girişiminde bulunur. Sonrası ardı arkası kesilmeyen hücre cezası. Henri’nin hikayesi bir avukatla kesişir ve olaylar gelişir. Adalet sistemini ve kavramını sorgulamanızı sağlayacak bir hikayesi var. Ağırlıklı olarak mahkeme salonlarında geçiyor. Kevin Bacon, oyunculuğunu konuşturmuş. Bir iki müstehcen sahne var.































6.  The Experiment (2010)
Orijinali Alman “Das Experiment” olan filmin yeniden yapımı. Ben orijinali değil bu filmi izleme şansı buldum. Bir grup insan günlüğü bir dolardan bir psikolojik deney için denek olmayı kabul ederler. Deneyin konusu ise bir hapishane ortamının simüle edilmesidir. Denekler mahkûm ve gardiyan olarak ikiye bölünür ve olaylar cereyan etmeye başlar. Filmde sanki biraz ateizm propagandası yapılıyor.İzlenebilecek bir film.





























7.  Celda 211 (2009)

Gerilim ve aksiyon açısından baz alacak olursak şu ana kadar izlediğim en iyi hapisane temalı film diyebiliriz. İsyanın ortasında kalan yeni görevli gardiyan ve bu isyanda aynı mahkumlar gibi yavaş yavaş düşünmeye başlaması ile gelişen mükemmel bir kurgu. Film başlar başlamaz dakika bir gol bir diyorsunuz zaten o an anlaşılıyorki aksiyon ve gerilim hiç düşmiyecek. Ölüm Uykusu filinden tanıdığım Lois Tosar bu filmde de resmen şov yapmış diyebilirim. Sonuca olarak hem hapisane temalı hemde aksiyon seversiniz bir dakika düşünmeden izleyin.


           



8. The Green Mile (Yeşil Yol) (1999)

İzlemeyen kaldımı ki ? Üstün yetenekleriniz olsa sizi idam etseler ve sizi idam edenin elini tutarak ona ölümsüzlüğü verseniz bu ne kadar acı birşey oldurdu filmi izlerken son sahnesi bu beni bayağı etkiledi.tüm sevdikleriniz ölecek bu dünyada yapayalnız kalacaksınız siz hayatta onlar yok en acı şeydi benim için ve duygulanarak izlemiştim ve çok etkilendim. böyle bir yapım kolay kolay birdaha bulunmaz mutlaka izlenilmesi gerekenler arasında çünkü bu filmde öyle güzel mesajlar varki inanın bana başta söylediğim gibi.

































9.  The Longest Yard (En Uzun Mesafe) (2005)
Adam Sandler’in en iyi komedi filmlerinden biridir. Amerikan Futbolu oyuncusu Paul Crew, sarhoş araç kullanmaktan hapse düşer. Hakkındaki şike iddaaları yüzünden cezaevinde pek seveni yoktur. Kendisinden gardiyanlara karşı bir takım kurulması istenir. Takım kurmak pek kolay olmayacaktır. Oldukça iyi bir komedi.





                     






















10.  The Count of Monte Cristo (2002)
Alexander Dumas’ın ünlü eserinden uyarlama olan film. Evlilik hazırlıkları yapan bir denizcinin arkadaşının ihanetine uğrayıp hapse düşmesi ve sonrasında intikam alması olrak özetlenebilir. Hapishaneden kaçış yöntemi diğer filmlerden farklılık arz eden güzel bir hikaye.
























11. Felon (Mahkum) (2008)
Wade Porter, evine giren hırsızı kazayla öldürür ve hapse düşer. Cezaevi aracında bir cinayete şahit olur ve hayatı değişir. Bir tarafta cinayet hakkında bilgi isteyen gardiyanlar diğer tarafta sessiz kalmasını isteyenler vardır. Cezaevi yalnızlığı kaldırmamaktadır. Beyazlar, Zenciler, Asyalılar ve Latinler ceazevinde gruplara bölünmüştür. Wade’in tek amacı süreyi doldurup hapisten çıkmaktadır. Hücresine gelen katil olayların seyrini nasıl değiştirecektir. Nişanlısıyla ilişkisi ne olacaktır. Sürükleyici filmdir vesselam.





























12. Escape from Alcatraz (Alkatraz’dan Kaçış) (1979)

Listemdeki en eski film.Klasik hapishane’den kaçış filmlerinden biri daha, Önce bu filmi izlerseniz keyif verir ama izlemezseniz çok da farklı bir şey göremezsiniz. Alcatraz gibi kaçılması imkansız denilen bir hapishaneden kaçmaya çalışan bir grup mahkumun öyküsü. Başrolünde  Clint Eastwood oynuyor. İzleme listenize alamanızda fayda var.




                     






















13. Animal Factory (2000)
Amerikan cezaevi sistemini sorgulayan, cezaevlerinin hükümlüleri hayvanlaştırdığı sonucuna giden film, cezaevine düşen bir gencin yaşadıklarını anlatıyor. Ron Decker, uyuşturucu bulundurmak yada satmaktan suçlanan zengin bir aileye mensup temiz yüzlü bir gençtir. Hapishane ise bu tür gençlere tecavüz etmek isteyen sapıklarla doludur. Ron, bu tür sapıklardan korunmak için çetelerden birine katılır. Ron ve çete lideri arasında bir dostluk oluşur. Hikaye de süreç yavaş yavaş ve doğallığına uygun şekilde aktarılmış.




                     

















   





14. Stone (Şantaj) (2010)

Hapishane, aldatmak ve Hrisitanlıkla ilgili bir film. Film boyunca incilden pasajlar dinliyorsunuz. Filmin konusu hapishane de bulunan bir suçlu tahliye olabilmek için tahliye memuruna baskı uygulamaktadır. Film bu memur’un yaşadıkları üzerine bina edilmiş. Bir hayli müstehcen sahne var. Sonuna kadar heyecan ve merak duygusunu ayakta tutuyor ama finali beni hayal kırıklığına uğrattı. Oyunculuklar çok iyi özellikle Edward Norton çok iyi iş çıkarmış. Rolünün tam anlamıyla hakkını vermiş. Milla Jovovich ve Robert De Niro filmin diğer oyuncuları.



































15. Hunger  (2008)


İrlanda hikayelerini genelde güzel olur. Bu film, İngiliz hükümetine çeşitli protestolarla seslerini duyurmaya çalışan mahkumların hikayelerini anlatıyor. Önce yıkanmama ve sonrasında açlık grevi yapan mahkumları anlatan film  oldukça durağan. Klasik hapishane filmlerinden farklı. Uzadıkça uzayan sahneler bana pek tat vermedi. Ağır ve bunaltan bir film. Hala izlemeyi düşünenlere varsa bolca erkek çıplaklığı içerir. Bilgileri olsun.




Devam Edin